Rüya | Konular | Kitaplar

Kadınların rüya iletişim ağları

Telefon, fax, e-mail... Hepsi bir yana, Türkiye’de kadınların birbirleriyle haberleşmek için kullandıkları bir yöntem daha var: rüyalar.

Gece tarifesi. Hem ucuz, hem kesintisiz iletişim. Üstelik şehir dışına, yurt dışına, kıta dışına dahi çıksanız fark etmez. Hatta ne kadar uzaklaşırsanız kontrol kulesinden, görüntü o kadar netleşir; çünkü uzaktan daha iyi çeker gececil uydular. Nereye giderseniz gidin, dişil rüya iletişim ağının kapsama alanı dışına çıkamazsınız. Keza, ne iş yaparsanız yapın fark etmez. Diyelim ki siz alabildiğine modern, uygar ve şehirli, yüzünü tamamen muasır medeniyetlere çevirmiş bir Cumhuriyet kadınısınız, batıl itikadlarla zerre kadar ilgisi alakası olmayan.

Hatta yaptığınız iş o kadar bilimsel, öylesine teknik ya da o kadar somut, öylesine maddiyata dayalı ki, vaktiniz de yok, ilgilendiğiniz de yok “hurafe” külliyatıyla.. olsun, fark etmez. Diyelim ki, akademisyensiniz, ertesi gün de tez komitesi önünde “çevre kirlenmesinde petrol atıklarının önemi” üzerine tez savunmanızı yapacaksınız. Bir gece evvel anneniz, yengeniz, teyzeniz, filanca dişi akrabanız rüyasında görüverir komitenin kararını. Sabaha raporunu alırsınız.

Hiç bilmediğiniz bir şehire mi taşındınız, çat teyzenizden rapor gelir orada bir prensle tanışacağınıza dair. Banka kredisi mi almak istiyorsunuz çat yengenizden bir rapor, başvurunuzun sonuçları zaten elinizde. Milletvekili aday adayısınız ya da, annenizin rüyasında, hiçbir seçim anketinin tutturamadığı kesinlikle beliriverir seçim sonuçları. Eşinizden mi boşanıyorsunuz ya da bebek mi bekliyorsunuz; ama henüz kimseye söylemediniz bu mühim kararları, buyurun, karşı komşu İsmethanımteyze görüverir rüyasında, siz de ele güne sırrınızı ifşa etmek zorunda kalırsınız. Hiç düşündünüz mü Türkiye’de ne çok kadın hayatının mühim aşamalarını katederken zihninin bir kenarında benzer rüya raporları taşımakta?

Rüyaları hep kadınlar görür. Ve rüyalar hep kadınları görür. Erkekler sadece seyreder rüyalarını, seyreder ve unuturlar. Erkeklerin rüyalarla temasları dokunmalıktır sadece, ellerini sürer, dokunur ve geri çekilirler. Rüyaları hep kadınlar arşivler. Ta genç kızlığında gördüğü rüyayı bir kenara not etmek, kız kardeşinin hamileyken gördüğü bir rüyayı bugün hâlâ hatırlıyor olmak ve rüyalar üzerinden birbirleriyle temasa geçmek kadınlara özgü bir maharettir. Oysa ne tuhaftır ki, rüya iletişim ağları böylesine dişil olduğu halde, rüya tabirleri kitaplarının yazarları da yayıncıları da hep erkektir. İslami Rüya Tabirleri Ansiklopedileri çocukluğumuzdan beri sebatla korumakta içeriklerini. Savaş mı çıkmış, uluslararası konjonktür mü değişmiş, yeni bir binyıl mı gelmiş... Ne gam, onlar sabitkadem aynen durmakta. İslami Rüya Tabirleri Ansiklopedilerinin zamanı, sonsuz-zamandır ilk bakışta. Yapılan tabirlerin içeriği eskimez; dolayısıyla, güncellenmez. 2003 senesi itibarıyla, kimse rüyasında kadı görmese, velev ki gördü, o kendini tanıtmadıkça gördüğünün bir kadı olduğunu bilmese bile, ilgili madde yerli yerinde durur. Benzer şekilde, padişah, cübbe, ejderha, define, kâfur, asa, anber, anka kuşu, kaftan, kılıç,... gibi maddeler de demirbaştan sayılır. Rüyada görülen veremin veya vebanın tabiri mevcuttur da, AIDS, kanser ya da hepatit B henüz ansiklopedilere girememiştir. Ne de bilgisayar, faks, CD ya da klonlanmış kuzu. Rüya tabirleri ansiklopedileri gündemi takip etmezler. Onların kendi takvimleri vardır. Yusuf’un ve firavunların âhir zamanına iğreti bir biçimde eklemlenmiş, kıyısından köşesinden tutturulmuş fani modernite takvimi. Rüya Tabirleri Ansiklopedilerinin mekânı, sınırsız-mekândır ilk bakışta. İslami Rüya Tabirleri Ansiklopedileri coğrafi farklılıklarla ilgilenmezler. Onların kendi haritaları vardır. Arap yarımadasının çöllerinden Binbir Gece Masalları’nın simyevi saraylarına uzanan, arada bu topraklara da uğrayıp, cennetin ırmaklarında son bulan, yarı dünyevi, yarı semavi bir harita.

İslami Rüya Tabiri Ansiklopedileri yerini koruyadursun, son zamanlarda Amerika’da kimi feminist ya da spiritualist grupların öncülüğünde yeni bir yayıncılık palazlanmakta: feminist rüya tabiri kitapları. Hayli kârlı bir sektör bu, kendine has bir okur kitlesi olan. İyi hoş da, bu alternatif yayıncılığı yapan Amerikalı kadınlara şimdi nasıl anlatmalı bizim Kıymethanımteyzeler, haminneler, yengelerden mürekkep dişil rüya tabiri iletişim ağlarının asla yazıya dökülmemiş, kitaplara geçirilmemiş, tamamen sözel ve kendine has bambaşka bir sistemi olduğunu?

06 Mayıs 2006, Cumartesi

Konular